Tam beş kere denedim yazmayı
Unutmayı ise biraz daha fazla
Her denememde başarısız olunca
Masa başında elimde kırmızı tükenmez kalemle buldum kendimi
İlk şiirimi kanımla yazdıktan sonra
Huy oldu bu da bana
Ara ara bileklerimi kesip kanımdan mürekkep yapma fikri de bundan
Kan kırmızısı dururken
Masmavi denizlerin damlasını bulaştıramam yazdıklarıma
Mavi umut, kırmızı unut demek çünkü.
O yüzden yasaktır, resmi evraklarda
Maviyle yazılsın istenir her işçinin maaşı
Umut etsin çocuklarını doyurmaya
Onlarca dememden sonra
Yazamadım, yazamadım halimi
Tam yazacaktım bu kez,
kırmızı kalemimi elime aldım hırsla sürttüm kâğıda
Sadece E yazabildim sonra bitti mürekkep
Baş harfim gibi, yalnızlığım gibi, Ankara'da ağaç olmak gibi tek başına...
Tükendi mürekkebim, yazamadım işte sana
Kanımla takviye yapabilirdim
Ama o zaman da şiir bitmeden ölebilirdim
Ölmekten korkumdan değil de
Şiir bitmeden ölmekten korkuyorum aslında
Nasılsa satır, başımıza gelir bir gün
Kesilir boynumuz, bolca şiir yazılır toprağa
Satır başına gelmeden olsun istemiyorum sadece
Mürekkebim bitti
Ben çaresizim, çaresiz...
Bitiğim desem maviyle yazardım
O kolaydı. Ben, yarım kalanım
İki artı ikiyi toplayamayan, sonuca ulaşamayan haylaz çocuk gibiyim işte anla
Öyle bir acı ki bu
Ölüm desem ölüm bazen maviyle yazılır
Bu kapkara, yazabilecek tek şey var
O da kurşun kalemim,
Her mürekkebim bittiğinde
Beni izleyen, sinsice bakar suratıma
Mecbur alırım başlarım yazmaya
Oysa hiç sevmem kurşun kalemi
İçinde kurşun geçen bir şey nasıl sevilebilir
Hitler gibi cani değilse tabii
Buldum ben şairlerin Hitleriyim
Yahudilerle derdim yok ama
Mutlulukları öldürüp yakan, başında ısınan işte tam olarak o, benim
Ayrıca tez silinir kurşun kalem
Sen yazarsın gözyaşın düşer silinir
Biri gelir silgi getirir yerine yenisi yazılır
Hiç yazılmamış gibi oluverir
Bir Yunus Emre değilim ama
Molla Kasımlar çok oldu hayatımda
O yüzden bunca sitemim
Çünkü ben...
Ben aslında kurşun kalemim
Bir çocuğun ödev yaptığı defterdeki
Sevdiği kızın adının yazılı olduğu sayfadan hemen sonra
Coğrafya ile ilgili bir ev ödeviyim, çok değil sınavı geçince atılırım bir köşeye
En iyi ihtimal, babasının bakkal defteri olur defterim
Markete 100 lira borç var, doğal gaz 200 gelmiş bu ay, çocuğa da ayakkabı alınacak
Bir de Ertuğrul onu boş ver
İşte ben de tıpkı böyle
Yarım kalan cümlelerin
Yarım kalan cümlelerimin esiriyim
Daha doğru tanımla, onlardan ibaretim
Tükendim desem maviyle yazardım dedim ya
İşte öyle bir tükendim ki
Kurşun kalemde yazıldım
Sonra da silindim sayfalardan
Üzerime tükenmezle borçlar yazıldı
Sonra bir ayağı kısa masaya destek oldu defterim
En son ki bu hayatımın şu anı ediyor
Çöpte koku yapmaktan ibaretim
Geri dönüşüme atılsaydım belki
Tekrar başlayabilirdim hayata
Tekrar bir çocuğun hevesle ciltlediği bir defterde iki kelam olabilirdim
Ama şimdi dünyayı kirleten bir çöplükte çürümekteyim
Vadem doldu diye üzülmüyorum
Vadem varken yarım kaldım diye de üzülmüyorum
En üzücü şey çöpte bile en değersiz çöp olmak
İşte buna üzülüyorum,
Ve gözyaşlarım ekosisteme zararlı birkaç damla zehir olmaktan ileri gitmiyor...
H. Nihan
2021-06-09T09:15:00+03:00Keyifle okudum, güzel bir ritmi vardı. Elinize sağlık.
Muhammed Çağrı Güzel
2021-06-08T23:40:04+03:00"Buldum ben şairlerin Hitleriyim
Yahudilerle derdim yok ama
Mutlulukları öldürüp yakan, başında ısınan işte tam olarak o, benim" Bir Yunus Emre değilim ama
"Molla Kasımlar çok oldu hayatımda
O yüzden bunca sitemim
Çünkü ben...
Ben aslında kurşun kalemim" bu dizeleri inanılmaz beğendim. Kaleminize sağlık :)
Yasemin Çargıt
2021-06-08T11:53:54+03:00Öncelikle kaleminize sağlık. Benim eleştirim kurgu olmadığı sürece yazan kişiyi masa başında görmek yazının duygusunu öldürüyor. Başlarkenki kararsızlık gibi hususları bence şair gizlemeli çünkü şiir biraz da rol ve gövde gösterisi yapmaktır. Kaleminize sağlık devamını bekliyorum.