Dürüp büktüm, o mecrûh bakışlarımı.
Bir düzlüğün yokuşa evrilişini gördüm.
Söz, zehir oldu; gülerken ağladım.
Benim eşiğimden her dâim soğuk sızar.
Sıcak bir iklîme ayak basamadım, yazık.
Kirpiklerim döküldü de toplayamadım.
Hengâmeler taştı içimden, oluk oluk...
Cânım, kanım, umudum, hasretim dağlandı.
Alevi yükselen büyük acıların âşığıydım.
Küle dönen sevinçlere yüzümü döndüm.
Kimmişim, neredeymişim, nereye gidecekmişim?
Ben, yollar kapansa da gönüllüydüm açmaya.
Lâkin sor bakalım, bir kürek tutacak mecâl kalmış mı ellerimde?
Melike Baran
2024-12-30T22:15:03+03:00Güzel temennîleriniz için teşekkür ederim.
Soğuğun sıcağa, yorgunluğun mecâle dönmesi umudu ile yaşıyor insân, gam ile yoğrulmuş bu cihânda...
Sizin de kaleminiz dâim olsun.
Hakan Akçin
2024-12-30T20:40:01+03:00Bu cihân ki gam ile yoğrulmuş cihân. Eşiğinizden sızan soğuklar gayrı ademe hâl sıcağı olur inşallah. Küreğe de, ellere de, ellerin yetmediği yerde el olacak şeye de mecâl dilerim. Kaleminiz daim olsun...