Parmaklarının ucundaki çizgiler 

Gözaltlarının uykuya aç morlukları 

Ve evinin damlatan muslukları 

Ve ellerin, terleyen avuç içlerim


İçimden geçen İstanbul hissiyatlı vapurlar

Kara bir tavuk, iskelenin tam ucunda gözlerin.

                      Ve gözlerin, sevgiyle dolan gözlerim.


Bilemezsen dilimdeki ezgiyi

Kulağını kalbine daya 

Seninle ilgili her şey ezberim.

Ve bilemediklerim, tedirgin gülümserim.



Bir ses yükseliyor, Beyoğlu yine bir ayyaşı sırtında taşıyor.

Kamburu yükseliyor sokakların

Sen geçerken gülüyorsun.

Caminin oradan sola dönüyorsun.

Denizi koklayıp zamanın içinden geçiyorsun

Parmak uçlarında semiz otu

Deniz kokusu, semiz otu, bir tutam tuz

Kimin tabağına dolduruyorsun.


Sabah akşam koşuyorsun 

Vardığın en güzel yer burası 

Bir çam dibinde parmak uçlarını yakıyorsun

Ellerin, yine ellerini yaralıyorsun 

Bir yarayı yamıyorsun 

Başkasını açıyorsun


Zihninin köşesinde sığıntı hisler besliyorsun. 

Sen zaten hep besliyorsun.


Ya gözlerin çok güzel 

Ya da beni seviyorsun