saçların uzuyor,

her telinde bir acı yumağı belirgin.

ışıltıları sürdüğün yüzünde bin keder,

uzunca bir yol beliriyor.

hayatın her basamağında,

prangalar savuruyor,

etrafın kalabalığında,

yüreğinden akıyor...

yüzünün her damlası,

kalbimi titretiyor.


yaşamayı bilseydim yaşar mıydım hiç?

ucundan geçer miydim hayatın?

tutsak benliğimde yorgunluğun izlerini,

saklar mıydım seninle kilitli odaya?

şimdi susmuyor kalbimdeki sesler,

her cümlenin ağırlığında ezildiğim yaşamak.

ışıkları kapattığım yaşamak.

acıların ruhumda söz hakkı bıraktığı yaşamak.


dargınlığın dalgası,

ipekten kanatları,

yüzünde anahtarı,

ruhunda arafları...

geçmeyen hislerin önünde durmuş,

geçmesini beklediğin yaşamak.


hangi yıllar soruları,

hangi aylar? eylül, ekim...

mahvolmuş hayatın fragmanı,

meleklerin kafesinden salındığı.


merhaba, aydan yapılmış güzellik,

merhaba, ellerinden tutamadığım yaşamak.

merhaba, sayfalarca şiirler yazanlar.

merhaba, hayatı anlamlandıramayanlar.

güzel bir yolun sonuna vardığım yaşamak.

merhaba, güzel yüzünün sakladıkları.

merhaba, insanlar.

insan olmayı başarabilenler.