hep aynı kelimelerle

ve aynı cümlelerle

aynı kavgaları tekrarlaya tekrarlaya 

büyüyemez insan.

büyütemez de karşındakini.

biz kavramı bayılır,

sana bana toprak atılır,

neticede yalnız kalır,

öfkeli birileri.


bu duyguların hepsi,

manzaralı mezara benzer.

hani insan derde düşer de 

ot bitmeyen toprak içini ferahlatır.

hayal kurarsın.

geçecek sanırsın.

ikinci şansları mahvedip,

sayamadım kaçıncının peşine düşenler

bu kez olacak sanırsın.

safsın.

uyusak geçer mi,

ölürsek biter mi?

yavaşsın.


birkaç saniyelik sinirin, saatlik düşüncelerde

etrafında dayalı döşeli bi' ev inşan.

seninle alakası yok.

hiç kimseyle alakası yok.

derdim kendimle değil,

belki bir derdim de yok.

tatlı geliyor bu yarıştan kaçması,

yolunu gözlediğin arabanın

üstüne su sıçratması.


davam hepsi neşelerde,

nişanlım ucubelerle,

zombiler, vampirler, hayaletler

evin içinde bi' düzine yaratık.

güneş görmez penceremde

metanete bürünmüş hislerle

ayaksız kırmızı masaya benzer

birleştiği yerden kırık.