Kalemim mi kırılmış? Yazamıyorum eskisi gibi. Yaşama sevincim mi yoksa kırılan? Ya da kalbim mi? Derdim ne benim? Nerede kaldı benim hayatla olan mücadelem? Ya da ben neden hayatla mücadele ediyorum sürekli? Hayata dalaşılır mı hiç? Mücadele edilir mi onunla? Doğru soru hangisi? Artık bilemiyorum. Hiç bir zaman bilemedim belki de. 25 yaşıma doğru hızla ilerlerken nefesim kesiliyor. Ne yapacağım sorusu dönüyor kafamda. Önümde yollar bölünüyor. Bir yolu tutturmam gerekiyor. Ben oturup bekliyorum. Eski dizileri döndürüp dolaştırıp izliyorum bugünlerde. Eskiye özlem duyuyorum. Sanki eski günler çok harikaymış gibi. Hiç bir zaman harika olmadı. Olmayacak. Artık eminim. Güzel günleri oturup da bekler mi insan? Ben bekliyorum. Ayaklarıma serilecek sanıyorum hala daha. Hala daha bu hayatta hiç bir şey olamamanın verdiği yükün altında eziliyorum.