Köküm yok, savruluşum kıştan değil,

Üşüyorum, mevsimden bağımsız titreyişim,

Eldivenimin ucu sökük kalmış,

Kendi söküğümün terzilikle de alakası yok

Kavruk duman var bacalarımda tüten,

Kış değil, biliyorum.


Faiz işliyor hasrete günbegün,

Miktarım kadar biriktirdim seni, yokluğun sıfırı tüketti

Bir telaş sesidir her adın geçtiği yerde içimden yükselen, 

Şehrimden uzak şehrin, farz et yolculuğa gebeyiz.

Çıplak kaldım, soyunmama engel değil soğuk. 

Buz kesmiş dallarımdan meyveler topluyorum, 

Açım, sükuta randevum var saat gece ikide

Yollar sisli, mevsimi değil havanın biliyorum. 

Uğrak yerim değişti artık,

Teninde seyirde değil gözlerim.

Bağımlıyım takvimden düşen her lahzaya

Göğün altında saklandım, toprak kokusu burnumda. 

Yağan yağmur benden değil, biliyorum. 

Rengi solan bulutlardan anladım, başımın üstünde yangın. 

Zamanın içinde fısıldadım raks eder yankım,

Bir mevsim gerek bize, kıştan ırak kıştan yanık.

Önüme dizilmiş satırlar,

Kaybolmuş bir çocuğun izidir ağlayan yanaklar. 

Düne mektup yazdım, yarını geçmişe yolladı baharı güze

Güzden sonra kapıları sıkı kapat kış gelir artık. 


Köküm yok, savruluşumun sebebi belli

Üşüyorum, bu mevsim zorlu geçer dendi 

Eldivenimi diktim sonunda, parmaklarım artık sıcak

Bacamdan tüten habercidir kıştan,

Biliyorum.