Ey yürekli uçurumların tereddütü,

Bağlarken basiretimi kördüğüm

acemi bir duvar misali,

cezası kesilmiş kâğıt parçasıdır zaman

küçük çocukların aşklarından

Kimsenin bilmediği tarihlerle dolu içim

yıkılırsa bu kent

Ayın kaçıydı bilmiyorum

Vurulmuşum, tam on ikiden

Su olduğundan bi’ haber

nehri düşün,

susamış

sen, o’sun.