yorgan mahiyetinde sarıldığım,

elemli gecenin sabahına uyandım.

münferitteki adam kadar

ışığa hasret kalmıştı suretim.


pencerenin ardına uzandı gözlerim.

gök kubbe diz çöksün, koca solukla

bulutlar ciğerlerime dolsun istedim.

yağmurla rüzgârın eşsiz raksına,

ruhumla eşlik etmeyi diledim.


ağaç yapraklarının hışırtısıyla

birkaç kanatlının cıvıltısını işittim.

bu enstrümansız musikinin,

paçalarına asıldı kulaklarım

az bir vakit daha kalması için.


huzur ne zaman içimde demir atsa

hayalimle dudaklarımızı resmettim.

onlar oynaşan çocuklar gibi kavuşunca

sükunete teslim olurdu gençliğim.


teşrinievvel ortalarında yoktun.

güzlerin sararmışlığı kadar solgundum.

yokluğunda saadetten bihaberdim.

kalbimse başı hiç okşanmamış yetim.