Balıklama dalıyorum semânın sularına.
Güzdüm, kış oluyorum yavaş yavaş.
Puslu cümleler dayanmış boğazıma.
Ağaçta bir dal sallanıyor, koptu kopacak.
Sesler duyuyorum uzaktan, bana koşan.
Aynı çizgide buluşamayız, ben yürüyorum.
Güneşin alnında kavrulup duruyorum.
Fakat gölgede durmak, daha yakıcı!
Sayfalar tükense de gözler yorgun düşse de,
Tarîfsiz bir sancının rengiyle bo'yanıyorum.
Bir hengâme ki iğne atsan yere düşmez.
Bir yerlerde kıvranıp duran o müphem sözü,
Arıyorum, içimdeki kalabalığa karışarak...