İnsanları uzun zaman önce anlamayı bıraktım. Anlamak istediğim şeylerin en başında kendim kalıbının sonuna kadar altını çiziyorum. Sabahın geç saatlerinde her şeyden uzak bir şekilde gökyüzünü izliyorum. Havanın ruhu acayip derecede karışık. İnsan denilen nankör varlığın bir ruha sahip olması kadar uslu bir düşünce havanın bir ruhunun olması. Evin odalarından ayak sesi geliyor. Süslü beyefendi kendini, narsist kendini bir kıyafetin içinde saklamaya çalışıyor anlaşılan. Ayak sesleri daha sık gelmeye başladı kulağıma.


" Sen daha demin ne saçmalıyordun? " dedi.


" Ben şuan seninle konuşmak istemiyorum. " dedim.


" Hem tartışma yaratıp hem de kaçmayı nasıl başarıyorsun? " dedi.


" Aynen öyle. Yorgunum yalanı atıp duşa giren de benim galiba. " dedim.


" Hep bir sorun mu yaratacaksın? " dedi.


" Aynaya karşı konuşmaya başladığını bilmiyordum. Neyse, ben çizim yapmaya gidiyorum. " dedim.


" Nereye gidiyorsun? Daha konuşmak istediğim bir sürü şey var. Beni dinler misin? " dedi.


" Anlat, dinliyorum." dedim.


" Geçen iş yerinde ne oldu biliyor musun? Tabi, bilmiyorsun. Ben söyleyene kadar hiç bilmeyeceksin. Neyse, uzatmayacağım. Ben yurt dışında çalıştığımız bir firmayı ikna ettim. Herkes şaşırıyor. Bende bu salaklar niye bu kadar abartiyor dedim kendi kendime. Bu iş için uzun zamandır uğraşıyorum. Diğer iş arkadaşlarım benim kadar uğraşmıyorlar. Her şeyi ben yapıyorum. Pazarlama işini pek fazla bilmiyorlar. Yakında ben terfi alınca trene bakar gibi bana bakacaklar. Bil bakalım bu diğer dangalaklar ne oluyor? Tabi, sen bunu da bilmezsin. " dedi.


" Öküz mü oluyorlar?" dedim.


" Beni şaşırtmaya devam edecek misin? Neyse, akşam bizimkiler buraya gelecek. Evi toparla. Ben dinlenmeye gidiyorum. " dedi.


" Baş üstüne efendim. Başka bir isteğiniz olursa lütfen çekinmeden söyleyin. " dedim.


" Alaycı konuşmalarını umursayacak vaktim yok. Daha sonra konuşuruz belki." dedi.


Arkasina bile bakmadan uzaklaştı. Bazeninsan ciddi ciddi salak olduğunu düşünüyor. Nasıl bir günah işledim de bu insanı hak ettim diye düşünüyorum. Sürekli kendinden bahseden, kendi dışında başka bir Dünya'ya körlük düzeyi derecesinde umursamayan bir bencili hak etmek için hangi günahı işlemiş olabilirim? Evin toparlanacak bir tarafı olmadığından bir haber. Akşam gelecek sözde bizimkiler için yemek telaşına kapıldım. Aslında telaş etmiyorum. Bu kendini gün yüzüne çıkarmak isteyen insanın kölesi olabilirim. Kim demiş köleliğin gün yüzü görmediğini, karanlıklarla etrafı çevrildiğin? Akşam yemeği için hazırlıklara başladım. Birkaç saate çocuklar eve gelir. Talat'ın okulda herhangi bir sorunu yok. Sabiha arkadaş edinmekte zorluk çekiyor diyor öğretmenleri. Öğretmenleri Sabiha'yı bir yetişkin olarak görmekten vazgeçtiği zaman bu sorun çözüme kavuşacaktır. Okul dışında arkadaş canlısı olan birisi nasıl okulda bir arkadaş bulmakta güçlük çekiyor? Çizim odasını kilitledim. Yemeğin keyfi yerine gelene kadar köşeye attığım kitabı okumak istiyorum galiba.