Daha önce hiç yazarlık düşünmemişti. Neler yazabilirdi? Hayatında kayda değer ne vardı ki? Her şeyi anlamsız buluyordu. Ufak tefek anlamsız bilgiler ile kendine bir gerçeklik yaratmıştı. Saçmalığın daniskasıydı bunlar. Kendi de biliyordu. Nereden başlayacaktı? Travmatik bir olay mı yaşamıştı? Evet, vardı unutamadığı birkaç hatıra. Vardı unutamadığı birileri. Her şeye yeniden başlamaya hazır ve uğuruna mücadeleye devam ettiği yerleri. Sahi nasıl yazacaktı? Çok hayalperestti. Nerede uzaklara dalacağı belli olmazdı. Kitaplara sığınır, kendine orada bir liman yapardı. Günlük olaylardan kaçar, uzaktan izlemeyi tercih ederdi. Kendi kabuğundan kolay kolay çıkmazdı. Zordu işi, hem de çok zor. Ama bunun farkındaydı. Fakat her şeye rağmen kendine şu soruyu soruyordu: Neden olmasın?