ve sonra

üfledi bana da diğer herkes gibi

ve de diğer olmayan herkes

ne eksik ne fazla

önce

yirmibir grama tekabül ederdi bu hava akımı

sonra bir hayata

fakat yine de

yirmiikisi yoktu bu işin

şakası da


ve işte o zaman başladı

başlangıç

destursuz dünyaya gelenler

ve de halen devam eder

çünkü adem bir tekerrürdür

ve de bir uzantı

ötelerden gelmiştir belki de gidecektir ötelere

fakat kimse görmemiş

duymamış

emeyecek ve amazdır

tutsaktır

başladığı yerde bitmekten

bittiği yerde başlamaktan başka

şansı yoktur


acizdir

ne söylese vardır söylenmemiş bir söz daha

ne yaşasa vardır elbet bir fazlası

ne yese vardır daha tatlısı

ne kadarı olsa vardır birazcık da olsa dahası

yani şimdi bırakmayalım mı şu

kimi sevsem sensin sahtekarlıklarını

kimi sevse sen değildir işte

kimi sevsem bir başkasıdır her seferinde

kimi sevsem de hep bir eksiktir bir tanesi içeride

kim olsa yanında vardır bir olmayanı

iki elinde iki dünya olsa yanacak kahırdan

sırtım oram buram şuram boş kaldı

ve sonrası

ve sonrası

ve sonrası

hepsi birer daha laneti

daha daha daha

yok mudur bir fazlası

yok mudur tanrım şu ömürden bir tane daha

yoksa da yok

fakat yok mudur peki şu ömrümde biraz daha

biraz daha ne

biraz daha işte

biraz daha ne varsa

ve sonra eller ayaklar sırt

sıra gelecek boynuna

ve ilk kez kalkalım diyecek hanımına

yeter-kâfi-ziyade

bizimki de böylece bu kadarıyla


neler neler vardır söylenmemiş

bilmem

ki burdan bakınca kalmamış bana

çekirdek dirhem

söyleyen de tutsak söyleten de

geçiş yok işte

geçit yok

ki zaten

sanmıyorum bir tolstoy olsun aramızda

hiç değilse tam şu an tam burada

demiyorum olamaz bir tane daha

fakat neye yarar artık

olsa da

olmasa da

o zaman efendim

o zaman şöyle bir kalkın

bir doğrulun

o zaman efendim

o zaman bu bekçilerden bu gezginlerden

ve de diğer her şeyden

bana ne

ve de

size ne

çağımız dostoyevski çağıdır

ismimiz tanrı ismidir

içeceğimiz her şeydir

yemeğimiz her şey

-siz bilmez misiniz tanrılar susamaz acıkmaz

bilmem efendim asıl siz nerden bilirsiniz bunu

- e herkes bilir bu böyledir işte

böyleyse de öyleyse de bize ne efendim

acıktık diye ısırmıyoruz kuzunun boynunu

susadık diye sokmuyoruz kafamızı akan ırmağa

girmiyoruz koynuna kadınların sırf öleceğiz diye

ve de onlar açmayacak hiçbir zaman sırf yaşadılar diye

olacaklar olacak bir şekilde

fazla söze ne hacet

ne demekse işte

evet evet

geçmiş gecelerden

kalmamış bize bir ders

kalmışsa da kalınmış

ki zaten sanmıyorum ileridekiler bir şey bekliyor olsun bizden

yani sanmıyorum da

biz ilerlemedikçe olsun bir ileridekiler

olsa da

ne işi vardır gelecek çocuklarının derslerle

ne de verecek bir ders vardır bizde


öyleyse paydos

öyleyse orkestra

öyleyse bir şeyler ve ıvır zıvır

öyleyse başlasın asır

öyleyse yakılsın nerede bulunursa bir ana baba

öyleyse gömülsün nerede varsa bir diri

silinsin tarihten tozlu yapraklar

tarih denilen kompleks muallak da

fakat yine de eğer tarihi silemezsek diye

sıkıştıralım araya ve geçsin tarihe

öyleyse efendim söylüyorum

eğer geçecekse tarihe diye

fakat iyi dinleyin

eğer tarihe geçecekse söylüyorum

söylemesem de tarih geçip gidecek

gayet iyi biliyorum


bilmem bilir misiniz ki bilirim bilmezsiniz

geçmez kutsal kitapta adım

bahsetmez tonyukuk benden

ya da okuyamamış şu danimarkalı eleman

ki zaten ben

ne bağdattaydım ne mızrak ucunda

ne yenilenmişim küllerimden

ne de yakılmış dünya bucağında

ölü doğmuşum bir çarşem günü sabah ezanıyla

hiç mi hiç aramamışlar amma

yoktur nübüvvet mührü sırtımda

ve yoktur kabil'in nişanı alnımda

nice kutsallarla büyüdüm ama

olmadıkça yaşamımda

bulamayacaklar bir kut mezarımda

ve keşke bulamasalar

mezarımı da


yoktur insanlık kanımda ve yoktur hiçkimsecikler etimin altında

ve de bahsetmeyecek kimse etim girmedikçe toprak altına

toprak altındaysa isterim silahımı da karımı da

gidiyorsak ötelere gidelim birlikte

bir sonsa bir başlangıç daha

bir daha daha

neyse ki ne silahım vardır ne karım

ne de sakalım

fakat kimse dememiş bana

sakalın uzamayacak ve kulaklar açılmayak

ağzın açık kaldıkça

yine de ben uyduruyorum ve umuyorum arada

herkes gibi

gün doğacak gün batacak ben yaşadıkça

ben yaşadıkça yaşanacakmış dünya

ve ırmaklarından şarap marap akacakmış ahir dünyada

buna gülüyorum ancak kızmayın güldüğüm için bana

ben bir hiçim ve hiç kalacağım var olsam da olmasam da

çünkü ben konuşurum senin onun şunun adına

sen o şu bu ve birçokları

hepsinin hepsinin hepsinin

benimle kalacak ve benimle kaybolacak adları

efendileri kulları köleleri

hepsini her an ben ellerimle yarattım

en büyüktür buradan bakınca adım

ben ki insanım ve insan kalacak

çünkü gelmiyor elimden başka bir iş yapacak

ben olmazsam sen olmayacak

sen olmazsan yerim yoktur benim

başımı koyacak