Can havli ile yeniden başlar insan yaşamaya. Neden bir daha yaşamak ister, neden umut eder bir daha bilinmez ama olur işte. Her nefes alan canlının hayali aynı; güven, sevgi ve ait olmak... fakat birçok kez denendi, birçoğumuz yapamadı. Ne güvenildik, ne sevildik ne de ait olabildik. Ya da tam tersi de olabilir. Ne güvenebildik, ne sevebildik ne de ait olabildik. Kalbim bir yandan diyor, sen sevseydin ve sen ait hissettirseydin ama zihnim diyor ki o senin için yapmadı. Kim daha kindar ve hangisi daha çok hesap yapıyor; kalbimiz mi yoksa zihnimiz mi? Zihnimiz ve o çok güvenilir aklımız çok hesap yapıyor. Zihnimiz ölümsüzlük var sanıyor. Hep bir hesap peşinde ve asla durmuyor. Oysa kalbimiz bir hepimizin ve aynı duyguların peşinde.

Kaybetsek aklımızı özgür mü oluruz? Aklı kaybedince nasıl cevaplarız bu soruyu? Özgürlük nedir bilemezdik aklımız olmadan ve yine bilemiyoruz özgürlük ne demek aklımız yüzünden.

Hiç beğenilmeyen, istenmeyen, unutulan ve telafisi olmayan tüm duygularımız ayaklanırsa ve ayaklanabilirse eğer nefes almayı tadabilirdik. Bir nefes alayım dediğim zaman dünya ayaklanıyor. Bir nefesim; tüm makul ve mantıklı düşüncelere kafa tutuyor. Nefes almaktan utanır mı insan?