Rüzgar savururken yaprakları
Buğulu camlara düşen yağmur damlaları
Müziğin eşsiz tınısı
Götürür beni göklere
Gün ışımadan, tan yeri ağarmadan önce
Otururken gecenin sessizliğinde
Bin yıllık bir mil kadar gitmiş gibi
Tüm yaşamlarımdan bir ben yitmiş gibi
Karaladığım satırlar,
Yaşadıklarıma perde gibi
Çekip çıkarıp onları en derinden
Sonsuzluğa uğurlamak gibi
Bir aleme aldanıp kalan bedenler
Sonsuz olasılıklar içinde
Sıkışıp kalmış gibi
Yaşanmayı bekleyen ihtimaller
Akan zamanda kaybolmuş gibi
Ruhlar sarayına ulaşmak
Bilinmeyenin ötesinde
İmkansız görünse de
İhtimalleri uyandırmak
Bize bağlı gibi...