Başlat kantoyu nehir. Dolunay bizi tanısın.

Yüzünün uyardığı özgürlük

ve sen bugün en az iki kere varsın.

Hem bak loşsun üç kere, dört kere hoşsun yani: bana

Bak yan yanayız: ve her şey nasıl da kendiliğinden ve bir anda


Yaklaş. Hemyaklaştıkça uzak unutacaksın belki

Diyeceksin ki biz nasıl senle şimdi bu kadar aynıyız

müzikliyiz, danslıyız falan ama

Düşünüyor muyuz peki yarını?

Korkulu muyuz yani?

Haaayıııır.

Şüphede miyiz? Haaayııır.

Bu gece ölecek miyiz? Haaaaaayıııırrr.

Uzaklar için tutunacak bir şey yok aramızda.

Uzaklar mağlup, uzaklar kırgın, uzaklara ha siktir.

Biz artık hiçççbirrrrr şeye borçlu değiliz.

Tütsün bize ne yansın bize ne şeyler zamanı hissetmeyeceğiz

Topraktan etin, nehirden ağzınla bugün

Kuyulara tutkun aklını sal boşalmayı anlasın

Gözlerin türlü hikayeyi evime çağırsın

Şenliğini yüzümden bilsin, burada öyleli kalsın


Yatış duruşu var bugün hiçbi yere gitmeyeceğiz!

Diyelim

Dinleneceğiz: oluşacağız: bize inanacak iki kahve kupası

Bi menemen tavasına bakarken çok güleceğiz

Ha bire danslar, varışlar icat edeceğiz

Diyelim, olur olur.


Olur olur.

Kal burada ve bu bir gelişe benzesin

Kal yani yanımda ve evimiz diyelim buna.


Sormam. Niye ordaydın ki bunca zamandır?

Sormam, söz, en fazla derim ki:

Bak şarkımız şöyle

Oyunumuz böyle

Gitarı şöyle tutacaksın, bu tuşa böyle basacaksın

Hayır bak önce bu poşeti açacaksın

Evet, bu şiiri sen okuyacaksın

Gazoz içeceksen şeftali lavanta alacaksın

Leblebi sevgimi yadırgamayacaksın

Fark etmez, sus, nasılsa sessizken de anlaşılacaksın


Sana benden kürsüler yapacağım duyul diye çünkü

Ben durmaktan, ben kalmaktan

Onlar çirkinlikten orda, ama sen ne güzel

Sen niye ordasın yüz yıldır gibi

Adın niye durmaya benziyor ve yüzün mutsuz

dönüşmüş şeylere

Bak, cevherindeki toza el diye var adım

Bırak yüzün ellerimden düzeltilmeyi anlasın

Aleyhine kullanmam anahtarlarımı

Çocuk sözü:

Al içimin mazbatası, sende kalsın

Çünkü aleyhime kullanılan sevgim, vidalaşan

güvenim beni deldi deldi bir oyuğa benzetti, bir oyuk

yeniden doğurdu beni, orman, deniz, şehir oldum

öyle acıdı ki canım, adımlarım beni yeniden

doğurdu o kadar çok kişiydim yalnızlıktan,

o kadar çok topladım

bir bir bir

bir bir topladım şehirdeki kendimi, gözlerimi

ellerimin namusunu, zekamın uğurunu, şenliğini içimin

aleyhine kullanmam, söz, bunlarla sadece öperim seni


Olur olur, buraları hızlı geçelim.

Karmam karmanı bulsun derim özetle

Tarihim tarihini

Şarkıların şarkımı

Beraber resim yapalım, şarkı yapalım, çocuk yapalım

Ülke yapalım aramızda, herkes özgür

Dolunay bizi tanısın, ellerimizden çokluğu

Yüzümüzden yaşamı

Anlasın bizim kim olduğumuzu günler

Mahalle bizli şiddetle kavrulsun

Orman icat edelim, deniz icat edelim, yarın icat edelim

Çiçek icat edelim balkonlu sonra

Alayına rest desin bi şarkı, omuzlarımızı savursun

Yadırgamam etini, gevşe, evin izimle tanışsın

Odamdaki kokun, evi şehirle barıştırsın

Çünkü

Burası barışma, burası karışma, burada

Her şey en az iki kişilik


Belirmekten korkma ve sırtımı kaşı lütfen

Bana bugün su içtin mi diye sor veya

Kesin içmişimdir ama sor, nehir

Dökül açıklarımdan içeri, kana kana

İnana inana sen şarkısı içeyim


Çünküsü yok abi, hazırlan hadi

Belediyesinden memnun Kız Kulesi'ne

Hediye diye biraz sen göstereceğiz

-İyimizden oluşan her şeyi yanımıza alıp

Yüzündeki baharı ülkeye yayıp-

En şıkı boş ver, en rahat elbiseni giy bugün

Birlikte bir sürü dün iyileştireceğiz