halis için
biraz ağladım dün gece
bir hikayem yok diye
sürüldüm hep ne istediğimi bilmeden
bir başkasının hayatını yaşarken
bir başkasının sevgisiyle
beni bekleyedursun
evde annem
yurdum en karanlık batakhaneler
ruh karartan karılar meskenim
zınklatır kafamı sıvılar
sıvılar ki hayatın anlamı
sıvılar ki hayatın ağız tadı
biraz ağladım dün gece
sokaklar bomboş diye
çocukluk muydum bir zamanlar
günaydın mıydı içte bir huzurla
hastalıksız ve ciğerli bir koşulda
koştum muydu kırlarda
bugün olacakları bilmeden
bir düğün hüznüyle
darmadağın masalarda
oturup düşünmek
bir çocukken bile
daha fazla çocukluk istemek
sürgün edilmişim dünyaya gibisinden
uyumaklarla bitmeye yorgunluklar
çalışmaklarla dağılmayan kafalar
dün evet dün biraz ağladım
acılarım bile benim değil diye
yüreğim yüz ağzın çiğnediği sakız
tiksinmeyi taşımak gövdemde
güzel kızlar geçmiş gibi bir koku
bu kokuları nereden hatırlıyorum
bu yaşamı, bu tadı
sanki bin yıl yaşamış gibi
nasıl bu kadar çok biliyorum hayatı
hiç yaşamadığım hâlde
geçmişleri yarınları
dünleri bugünleri
nasıl biliyorum böyle
biraz ağladım dün gece
öylesine birdenbire
karşı çıktığım alınkışım gitmek
bir çantaya sığdırmak neyin varsa
neyin yoksa sırtlanmak
çekip gitmek şehirlerden sessizce
çocukluğa rastlayana dek
beni bekleyedursun evde annem
işim dağları arşınlamak
küçük şehirlerin pansiyonlarında
hayatın anlamını düşünmek
işim güzel kızların ağzından
adımı duymak
ben biraz ağladım dün gece
hiç ama hiç çocuk olmadım diye
ben miyim uyumaklar o beşiklerde günahsız
ben miyim o resimde cennet bileti cebinde
şimdi şehri karartıyorum en dar sokaklarda
adını unuttuğum kadınların en mahremlerinde
şimdi ben miyim insanları sürüp geçen acımadan
ben miyim kalbimi bel kemiğine çeviren
çocuklara gülmeyen
kedileri sevmeyen
gökyüzüne bakmayan ben miyim
ben yıllar sonra ağladım dün gece
o resimde o resimde o resimde
bir daha uyuyamadım diye o resimde
Pakize Nur
2022-08-04T20:47:29+03:00"nasıl bu kadar çok biliyorum hayatı
hiç yaşamadığım hâlde"...Kaleminize sağlık✨