Eski anıların konforuna o kadar alışmıştı ki
yeni olan her şeyi istiyor ama
alışmamak adına gardını seriyordu.
Ona dokunmak isteyenleri hemen yok ediyor,
acıtan o anıların iyileşmesinden çok korkuyordu.
Hıçkıra hıçkıra seslendiğini gördüm o gün,
saatlerin, bağırışlarını içine almasını,
her şeyin yok olmasını istedim.
Anladım, çok anladım.
Ben ki binlerce kez anlardım,
ben ki binlerce kez ağladım.
Anılarına dönmek istiyordu, o gün,
acılarına dönmek istiyordu.
Çığlıklarını duyanları görüyor,
artık sessizleşmek istiyor
ama yine de o yaraları saranları mahvediyordu.
Ve o gün, her zamanki gibi
anlıyor,
ağlıyor,
ağlatıyordu.