1. başımın üstünde kalabalık

    dünya üstünde başımın üstü

 

2. ince suratlı karartma kalkmadan

   bitiverir haritaların dibinde 

 

3. soluğuma karışan nedir ki

   kurşun kalemden başka buğday başakları

 

4. ince suratlı prangalı mim harfinde

   ses olur öfkeyi yutkunurum

 

5. tepeye çıkarken çığ oldun

   çaldın ipince sabunsuz evleri

 

6. beklenmedik zamanda

  gözlerime bir çığ düş-

 

 

 

- 2.

sormadın

hale reyha raks eden sofrasız evlerin, işsiz gençlerin

hale reyha muteber tabiatın ruhuna rakı içtin.

 

temyize düşen kınalı başın kaç derde kurban edildin

rehbersiz yolda birahane arayan adak, kiraz u şahin

 

sormadın

kaç esir, özgürlüğüne galebe çaldı küsmedin, incinmedin

zaman oldu zevk ü sefa şimalde safi zihnini rezil ettin

 

aklı yatağında kökünden satın alıp âlemi gezdin

bir boğaz uğruna hem güneşi hem kör ayı mahvettin.

 

ARTIK SORMAKTAN VAZGEÇTİN, NEYE YAR! OMUZLAR ARASINDA GEZİNİR BAŞIN. HAŞİN DUMANA GÖMÜLDÜN, FAHİŞ BİR FİYATA SATILMAYA… TERCİHLERE NEYE YAR. UÇMAYA HAZIRLANAN BİR KIZA ELİNİ VERDİN. KENDİNİ VERDİN. ÇILGIN HORULTULARIN NAMLUSUNDA ZEMBİL İNDİ. ARTIK SORACAK NEYİN KALDI Kİ, HERKES KONUŞACAK KELİME ARARKEN GECEDE, TÜLBENTLERE UÇMAYA HAZIRLANAN KIZI SERDİN. HER ŞEYİN MAVİ KOYLARDA GEZİNDİĞİ

BİR UZUN SAÇMALIK OLARAK VAR OLDUN. SAÇMALIĞINA/ SAÇLAR VERDİ GAZETELER. ABARTILI SÖZLERE KANDIN. 

 

 

çatlarcasına sarılmağa koştuğun gemisiz hücrelerin

mekikler aynı yere dokunurdu semiz güvercinlerin

/nerede?

 

YAŞAM KULLANMA KILAVUZU ucunda endazenin

yakana taktığın yıl/(dız)/sız evrenin, adaletin: mutlu rozetin 

 

debdebesiyle yüreğini uzattığın sandık: o ad, tabut senin

sımsıkı sarıl, buğdaylar uzanırsa uzanırsa olur yengin

adına küfür düzülür, yangınlar yükselir durmaz gidersin

 

annen yedi yaşından yeddi kere yeddi yaşında gelinlik

terzilere (haritalara) yatırmış, çiziyor çiziyor yat/erenlik

 

saçları yolunurken betona yazılır namusun Aaron,

Aaron, aaron, aaron kuyudan çık, gi/it, postuna kon

 

nereye sızdığının farkında olmadın, yerini çizdiler

seni uyduruk bir şeyin, o şeyin rahmine kefenlediler

/nerede?