Herkesin yıllardır dilinde olan bir cümle “Herkes öğretmen olamaz.” Peki neden?

Bir öğretmeni diğer meslektaşlarından ayıran özellik nedir?

Şöyle ki biz bir öğretmenin ders anlatışına sadece ilgilenmiyoruz; bizimle olan iletişimine, gerçekten öğrencilerinin hayatına dokunabilmek isteyişine, bizi sadece öğrenci olarak değil bizimde insan olduğumuza, duygularımızın olduğuna, onun söyleyeceği bir kelimenin ya da cümlenin hayatımızı nasıl etkileyeceğine, sadece dersimi anlatır çıkarım düşüncesinin aksine, dersimi anlattıktan sonra bile öğrencilerinin ihtiyacı varsa öğretmenine yine zamanını ayırır ve elinden ne geliyorsa yapar. Benim için “Herkes öğretmen olamaz.” cümlesinin, açtığımızda en çok dikkatimi çeken farklar bunlar oluyor. Benim öğrencilik hayatımda kendi sınırlarını korumuş ama yeri geldiğinde de öğrencisine her zaman samimiyetle yaklaşan öğretmenlerim oldu. Hepsi benim için hayran olduğum güzel insanlar. Bu iyi niyetin karşısına her zaman onları dinleyen öğrencilerle karşılaşamadılar maalesef. Öğretmenlerimize kırıcı cümleler kuran, fikrini savunmayı yanlış anlayıp tartışma yaratan tabiri caiz ise kavga bile eden öğrenciler oldu hayatlarında ama onlar her zaman anlayışlı olmaya çabaladılar ve bence karşılaştığım bazı öreneklerde sakin kaldılarda.

Bence öğretmenlerin bu kadar fedakarlıklarına bizden bekledikleri saygıyı -hoşgörüyü fazla görmemeliyiz.