Şunu kabullenmek gerekiyor. Bazı şeyler için ne kadar uğraşırsak uğraşalım karşılığını alamayız. Biri için ne kadar çabalasak da yaranamayız. Bu durum kendimden nefret etmeme sebep olsa da yapacak bir şeyimin olmadığını bilerek yükümü hafifletmeye çalışıyorum. Nafile hep başarısız oluyorum. Bahsettiğim şeyi çoğu kişinin yaşadığını biliyorum ama benimki farklı sanki bilemiyorum. O kişinin ya da kişilerin yokluğu daha doğrusu dibimde olduğu haldeki yokluğu o kadar koyuyor ki anlatmak çok zor. Bir de kendi içimdeki çelişkilerim var. Ben sevilmek ve sevmek yükünü kaldıramayacak kadar yorgunum ama sevgi arıyorum etrafta belli etmeden. Sonra insanları severim ama hep kendimi yalnızlaştırma çabası içindeyimdir. Birileriyle bir süre vakit geçirdikten sonra bunalmaya başlarım ardından bu dışa yansır ne kadar nefret dolu olduğumu anlatmaya başlarım agresif davranırım çevremdekiler de soğur benden bu defa . Bunlar benim dengesizliğimden kaynaklı farkındayım ama buna üzülmüyorum yalnız olmayı seviyorum. Dışadönük biriyim ama çevremdekiler benlik insanlar değil . Konuşmak istediğim konular onlara göre boş insanların sohbetlerinden. Bu yüzden konuşamıyorum. Sadece yazıyorum ve yaşıyorum. İnsanlar pek de umrumda değil bu aralar benim gibi değiller ve beni anlayamazlar bu yüzden anlamalarını beklemiyorum.