-.....
- Peki sen nasılsın?
- Ben de bu sabah düşünceli uyandım. Baya uyanır uyanmaz zihnimde bana çok ağır gelen düşünceler vardı. Bordo perdeler kapalıydı, zifiri karanlıktı içerisi. Saatin kaç olduğunu ve hatta gündüz mü gece mi olduğunu anlayamadım. Komodinin üzerindeki telefona uzanacak enerjim bile yoktu. Uzun süre kaldım yatakta, gözlerim açık, kör karanlığa bakıp zihnimde yoktan imgeler şekillendirerek. Tüm hayatımı düşündüm uzun uzadıya. Ve bunca yıl gerçekten, içten bir şekilde, yüzümde belli belirsiz huzurlu bir tebessümle 'iyi ki' dediğim hiçbir şey yapmamış olduğumu fark ettim. Tüm hayatımın koca bir hata topu olduğunu idrak ettim. Fazla ağır geldi. Sonra kalktım, bir kahve yaptım, bir sigara yaktım, bir kitap açtım. Kahvemi bir yudum azaltıp iki damla artırarak, sigarayı evin içindeki azıcık oksijene içirerek, anlayabilmek için her cümlesini birkaç defa okumaya ihtiyaç duyduğum kitap elimde kaldım öyle. 'Olsun bakalım.' dedim sonra. Olsun bakalım.