zihnimde büyüyor toprakta yeşeren otlar,
bir bir yırtıyor benliğimin yapraklarını,
ufacık bir kırışıklıkta,
"ölüm insanı susatır."
yoklar elimdeki rüzgarlar,
silinmiş duvarlar, üşümüş aynalar,
ışıklardan sığındığın duaların ardından.
utanıyorum halimin bedbahtlığından,
ortalarda bıraktığın yüzlerin hatrına,
"ölüm insanı susatır."
saklar sırları ve erdirmez sonuna.
mutlu sonlara, hayatlara.
ve bir bir dökülüyor güzler,
uçurumlarda beklediğin yüzler.
dayanamıyorum yokluğumdan,
her yerimden fışkıran acılar,
"ölüm insanı susatır."
aldığını vermez geri, yüksek binalardan hallice.
ittiğin hayatını kaybedince neye yarar?
ufacık ateşler, ölümün sonunda.
ben kelimelerimin sonunda saklanıyorum.
yaşamaya uğraştığım hayatın ardından.