Heykele yontulurken mermer ne düşünür acaba?

Tamamlanış yok oluş mudur tanrıların sanatında?

Yoksa heykel yine mermer, mermer de yine heykel midir dehr-i zamanda?


Şiirler yazmak, sözler söylemek, sorular sormak hakkı verilmiş sözde biz eşref-i mahlukata.

Anlama hakkı; belgeli, imzalı, mühürlü.

Öyle ama gözlerin belgelere prangalanmış, kulakların da gürültüye, göremiyorsun.

Sana anlamaktan fazlası gerek.

Mısralarda anlatılandan daha büyük bir şey, bir rüzgarın fısıltısı gerek.

Şairler bir insandan daha fazlasıdır, diyorlar, doğru mu?

Yalan! Görmeye kör, uzun bir ölümü yaşamaya mahkum edildik bu dünyada.


''Tek dileğim tanrılardan beni unutmaları.

Ne üzgün, ne de hoşnut, özgür olmak,

Bir hiç olan havaya can veren

Rüzgâr gibi özgür.

Sevgi de, nefret de arar bulur bizi.

İkisi de baskıyla, her biri ayrı ayrı.

Tanrıların hiçbir şey

Bağışlamadıkları kişi özgür olabilir ancak.''