vestiyerde üstünkörü bir yaşam asılı

kendi ücrasında hevesle oyalanmış.

severdi de bugenvilleri,

ve o uzaktaki köyden batırmayı güneşi.


panjurları pembe değildi,

hiç olmadı,

hayalini de kurmadı.

kemirmişti onu ruhundan başlayarak

içinde yaşamaya çabaladığı bucaklı evren.


kalbinin odacıklarında süregelen

dans bitti.

evet, belki vurulmuştu

fakat bilmiyorlardı

hissizliğini hedef aldıklarını..