On dört Nisan bakışların

Akşam yorgunu omuzlarım

Konuşulmuyor, anlaşılmıyor


Edilmiyor işte beceremiyorum 

-diye uzuyor-

tüm bu pişmanlıklarım


Bir vedalaşma bütünlüğünün planları yapılan o gece

Yazıp çizilen hakkında

Kırıp dökmek fikirleri

Dönüşü yok yolun karşılanacağı ilk dürtü

-evet o sendin-

Diyorum ya sana

-On dört Nisan bakışların-

Ben de iki adım ötendeyim

Akşam yorgunu omuzlarım


Elinden gelmez

İnan

Daha fazla yırtma tırnaklarını


Gözlerinle yerde gezin-dur

Bu çabanın ardı kuru çalı inan

Parlar alevi parlar erken söner

Dönük sırtını gördüğüm ilk yer de olmayacak, bilirsin

İncitemezsin çünkü

Akşam yorgunu omuzlarım

On üçünde kaldım Nisan'ın


Böylesi oluruna gelir herifi nasıl anlamadın?


Kendini tanımadığın gerçeğiyle yüzleşmeyip 

okuduğun "kendine katmak" nereden aktı gitti?

Peki senin yırtığın neredeydi?

Ben dikiş tuttum 

Sıkı sıkı sarıldım

Akşam eskimiş omuzlarım

Ah yamalı omuzlarım...


İntihardan önce yirmi bir sene yulaf ezmesi yemek gibi

Bana hep bi' anlamsız bi'

Bi' kuru çalı geldi buralar

Gerçi seninle de iki tane yedik

Ne değişti ki


...

Sabah

Tok ses topuklarından geldi

Alık bir vedaydı

Ardından valizi apartman girişine indirdim

Asansör vardı ikimiz de ilişmedik

Sahiden alık bir vedaydı

Yan yana koysan bile bi' tam edemiyorduk

Benim eksiklerime basıyordun tuz olmasa da şeker basıyordun

Sonuçta sensin işte

-sonuçta banasın-

Diyordum diyordum

Acımıyor diyordum

İğnelemelerin derin bir yarık açtı bana


Lafın devamı dedim ayaküstü konuşmak olmadı

O gün de buz kestin kalan son temizleri giydin

Çamaşır makinesinin son sesiyle veda ettin bana

Sahiden alık bir vedaydı


Islak gözlerimle bakıp soru da sormadım 

Uzunca bir dinlemekti gidişi

Topuklarının

O tok sesi...


"Nadide" ayın on dördü bakışların

İyi mi

Kaldım on üçünde Nisan'ın


O gün kısacıktın 

Sahi kısacıktın

Utanmaz arlanmaz yorumumu sıkıştıramadım araya

Bana harbi tokat atardın

Ani parlardın


Geride ne kaldı diye bakamadım, 

Neleri aşırdın?

Kendini aldın götürdün

Onu anladık mutfağa ne yaptın?

Akdeniz cimrisi tüm bardakları almışsın

Valiz neden ağırdı ulan yeni anladım.


Sırtın dönük bakışların on dört Nisan

Akşam

Yorgunu

Gözlerim

Ah dün akşam yorgunu omuzlarım.