Önceleri konuşamazdım. Konuşmaya başladığımda ne sular ikiye yarıldı ne de güneş batıdan doğdu. Mucizelerim bu yüzden vecizelerim oldu.

Zaman geçtikçe yollara düşmem gerektiğini hissettim. Hislerim beni yanılttığından ben de yolda düşmeye karar verdim. Düştüğümü hayal edebildim. Kaldırım usulca kulağıma fısıldadı. “Düşersen seni kaldırırım.” dedi. Kaldırırısın tabii sen kaldırımsın, dedim gülerek. Kafama bir kaldırım taşı fırlattı. Tek taşım oldu sakladım. Hayatımın pahalılığında bir güvencem oldu. Düştüğümde türlü türlü insanı bambaşka açılardan izledim. Çevrelerine göre buz dağları olan insanlar gördüm hiçbiri eskimo değildiler. Nefesleri ortalama bir karıncanınki kadar sıcaktı. Keman sesinde sessizlik aradım. Çalan saatimi okla vurdum. Odamın içinde avlandım. Turuncu bir şeyler yemeliydim, mesela güneşi. Turuncu kartonlardan bir güneş yapıp yüzüne tükürdüm. O sıralarda bir kadının tırnakları geceyi öldürmekle cinayet işliyordu. Sahip olduğum tek şey olan başıma fırlatılmış tek taşı o parmaklardan birine geçirdim. Yırtılan gecede kurban gitmekten yırttım. Ben de pişmanlıklar üzerine bir şarkı yazmalıyım bir an önce. Pişmanlıklar üzerine yazılan şarkıları dinleyip birer cümle yazdım. Bende kalanları biraz önce size okuttum. Tüm kötü espriler için şikayetinizi yazıp atabileceğiniz şikayet kutusunu kafayı kırmadan beş dakika önce kırdım.

Önceleri bunları diyemezdim. Soysuzlar çetesinin saygıdeğer bir üyesi olabileceğim ihtimalinden bile sıradan hayatıma dönmek için vazgeçerdim. Ruhların kaçışı sırasında ihtiyarlara yer yok dediklerinde ilk defa olduğum yaştan memnun kaldım. Köpek dişlerinden beş taş oynayan masum çocukların eğlenceli oyunlarındaki tehlikeyi sezdim. Her şey çok güzel olacak yalanını söylemekten son anda caydım ve bugün aslında dündü deyip kafa karıştırmayı seçtim. Seçimlerim bendim. Ben, yanlışa yönelten seçimdim. Ama ben artık orada değildim, zaten bugün de aslında dündü.

Öncelerini anlatacak kadar zamanım ve de yerim olmadığını fark ettim. Öncelerini öncelliğimden atıverdim. Onu bir Yunus’un karnında Olimpos’un zirvesine kadar fırlatabildim. Ancak yaşarken öğrenilmeye mecbur olsam da beni mitlerden de bir dinleyin istedim.