Öylesine var olmak mı

Öylesine yaşamak mı

Bu sayıkladıklarımız.

Sarfettiğimiz tüm cümleler

Şimdi yaşamamışız gibi

Öylece kayıp gidecek mi

Ellerimizden, ellerden.

Ya da bir masal gibi

Dilden dile söyleniverip

Açılacak mı gönüllere?


Nasıl zor bir haldeyiz

Nasıl da acınası vaziyet

Bu çırpınışlarımız.

Halbuki yaşamak ve

Onlarcasını yaşamak

Görebilmek kendini

Ve bıraktığın izleri.

Önemsemek birilerini

Sonra aslında kendini

Hep yeniden sevmeyi

Bulabilmek, kendine

Dönebilmek.


Yoksa öylesine yaşayıp

Öylesine ölmek mi?

Böylesi zaten kolay

Zaten vasat bir seçenek

Zamansız bir gaf gibi.


Dalgalanmak isterken zaferin

Belki öylesine ücralarda

Ya da öylesine ortalıkta

Zirvesinde bir mecranın.

Söylemediklerin tırmanır

Kopmak ister yüreğinden

Sayfa sayfa satırlara.


Boyadığın bir duvardan

Yansıyor yüzüne umutların.

Hayatından çıkarır gibi

Tüm kötülerin, kötülüklerin

Avazında kaybedip acısını.


Uzun uzun konuştun kendinle

Bitti artık günahların bedeli

İyileştiğin gibi dön kendine

Uç uçabildiğin kadar sonuna.