Sırılsıklam beden, yorgun vücut, beyaz çarşaflar ve koltukta oturan adam.
Kadının suretinde , yorgunluğun mayhoşluğu, ter ve sigara kokan odada birbirini izleyen gözler.
Adamın, kadının alev alev yanan gözlerine bakarken, dumanlar arasında düşlere dalması.
Uykusuzluk, bedenin kendinden geçişinin hemen ardından insan üzerinde bıraktığı uyuşukluk.
Tavanda sigara dumanları, bulutlar gibi, fakat mavisi eksik.
Mavisi kadının gözlerinde, derin ve soluksuz.
Dışarıdan hafifçe perdeye vuran güneş, tuvaletten gelen şampuan kokusu.
Sesler, suların betona her düşüşünde, ortaya saçılan, tını.
Duvar, kirli, sararmış kül rengi duvar. Bozuk avize, çekmecesi açılmayan komodin.
Bir kenarda , öylesine sıkıştırılmış seccade. Yeşil, hiç kullanılmamışçasına düzenli.
Çarşafta dağınık damlalar, birkaç kan izi ve teller, uzun, kısa, saç telleri.
Televizyonda ağaçlar, ağaçlarda baykuşlar, sesi heyecanlı bir adam, avına koşan baykuş,
sigarasını küllükte söndüren adam.
Bulutlar, bulutlar, bulutlar.
Kadının parfümü, odada birbirine karışan ve burnu şaşkına çeviren koku değişimleri.
Dışarıdan, yoldan kükreyerek geçen başka bir adam , küfreden başka bir kadın.
Dışarıyı dinleyen, ama görmek istemeyen, ikinci sigarasını seyreden adam.
Motor, araba, korna sesleri.
Dağınık insan gürültüleri, kapının yavaşça ve usulca kapanışı.
Son öpücük, kadının kapının ardından süzülüşü ve saniyeler içinde gözden kayboluşu.
Kapıyı seyre dalan adam, duman, adam, gözler, bir damla gözyaşı, dışarıdan bir kahkaha,
ve
son.
