Şimdi devleti bekliyorum, demokrasi getirsin diye yüreğimin en ücra köyüne.

Cumhuriyetin yetiştirdiği en donanımlı öğretmen gibi katı ama istekli.

Bir kıvılcım olarak gönderiyorum sevgimi

Ateş olarak gelmiyor.

Ve bu; bir acı değil, bu doğum ve ölümün doğal döngüsünü kabullenme hali,

bir yanılsamadan vazgeçmekteki isteksizliğim.

Çıkıp da gelmeni beklemenin yarattığı gerilimle yaşarken ben,

Ödünç alıp geri vermeyerek yavaş yavaş çaldığın duygularımın ertesinde "Yüreğimdeki camları kırıyorum, duyabil diye.

Sesim yankı yapıyor; sana söylediğim seni seviyorumlar, bana hep geri dönüyor."