Boğazım kuruyor durmadan. Sanki tüm ülkenin susuzluğunu boğazımda taşıyorum. Sırtımda enkazlar dolusu yük. Kaldıramıyorum omuzlarımı ülkem ayağa kalkmadan. Evlerde soba dumanı çıkmadan ısınamıyorum, parmak uçlarımda bir ayaz soğukluğu... Uykusuzluk çocukların gözlerinden. Asfaltlar, betonlar kırmızı. Tüm betonlarda görüyorum katil parmak izleri. İnsanlığın üzerine dökülmüş. Nefes aldırmıyor. Saraylar, saltanatlar, devletler çöküyor vicdan mahkemesinde. Ve karar verildi. Ne deprem, ne sel ne soğuk, insan öldürüyor insanı. Simsiyah kötülükler gezinmiş gölgelerde. Çocuğuna sarılırken baba hiç korkmadı ona bir şey olur diye. Paradan örülmüştü duvarı. Yıkılmazdı diğer evler gibi. İlk kez sıcacık gelmiyor ülkemin can içi sokakları. yurdunu tırnaklarıyla kazıyan halk. Bir hesap verilmeli. Bir mahkeme gerek adil kararlarla. Tüm katiller Sarı Çizmeli Mehmet Ağa. Bir gün öder mi hesabı?