Devrin takvimini stresle yırtıyoruz

Bacaklarım hiç bu kadar uzamamıştı 

Sokağın sesi, bulutun vecdi falan  

Tanıdığım teröristler, şöhret, kavgalar, 

Beni saysan kaç hükümdar sormuştur?

Son asrın her yirmi dördüne  

Atlar gibi koşar rahvan katıldım.

Taşikardim, rica minnet, peygamber vitesi.

Bilsen, her lambada durasım gelir 

Tırnaklarım hiç bu kadar uzamamıştı.

 

Evim kadar soğuk, evim kadar şen, 

Evim kadar başkent, tankla girilen. 

Buharlaşan şu mevsimler hepimize yol veren. 

Bildiğimiz o şafağın davası

Sırtlarımızı günden güne çürüten. 

Kaderin üzerine oturan zorba, 

Yolum üzere mezarıma kara para aklayan. 

Ben, her mahallenin insanını sataşarak tanırım 

Boğazımda refüj duran düğümü çözün,

Kaburgam hiç bu kadar uzamamıştı.

 

Kelimelerime yağan körfez adamlar.

Dilime kastediyor bakışlarınız 

Yine yürüyerek, yine tamburla

Sofu döven sigaramda,  

Bir Beyoğlu rüzgarıyla Yükebbirullahû Tekbîra! 

Beni en azından bi' on yıla öldürün 

Yaşamım hiç bu kadar uzamamıştı.