"git nereden nereye gidersen,
bit ne kadar istersen.
ben tabanvay,
ben tüm şu küçük dağlarda umut yaratan,
her ne olacaksa zaten taşların altında;
onları da saklandıkları yerden çıkartacağım.
ta ki, takatim aklı selim telkinleri terk edinceye,
ta ki, temkinli tedirginliğim tik v takların tatbikatını,
v bilumum ziyanları harap edinceye dek.
bulan v yitiren ayrı düşünülemez,
bulmak değil derdim, arıyorum."
"gel ne kadar dilersen yamacıma,
istediğini söyle, ben kudretkârım.
ben ezilmek kaderli halılar üzerinde,
rüzgarı boyunduruk altına alan;
ben ölümleri harap bırakıp,
yaşamlara korku salan.
bittabi beti betimsezliştiğinde bitik botanikleri,
yaşar kemal belirteçleriyle asfalttan bitiren.
arıyorum, bulacağım.
aradım, buldum.
muhakkak olan da budur ki;
bergüzara layık olanım"
"öyle güzel yanılıyorsun ki,
uyandırmaya kıyamadığım oldu.
layık olmaya layık değilsin,
sen bulacağını biliyordun"