Yüreğin mahpusunda bileklerimde prangalar.
Dört duvar şimdi hayatım zindan bana
Ne vakit çektim yüreğime mücrimini
Bileklerimde kelepçeler
Şu toprak, şu can, şu mayasız hayat
İnfazınla sızlattı bağrımı
Yanık türküm, sönmüş sigaram,
kafam…
Kafam bir dolu hicran menekşesi
Kokusuz, tatsız, lanet…
Kimdin sen, kim oldun
Neydin sen, neye dönüştün
Sen ki çağlayandın nehir boyu ırmak boyu
Ne ara balçıklı bir göle döndü cemalin
An boyu farklılaşan, gün geçtikçe tanınmayan bir metafora döndün
Ben, ben ki hâlâ aynı yerde çapa atmış yüzünü senden gayri manzaraya çeviremeyen
Ben ki sen olmayı bile beceremeyen
Dönüşemeyen, gelişemeyen, benliğini kaybedemeyen
Bağrımda titrettiğin mızrağı an ve an oynatan o mahur bileklerin
sızlayan bağrıma acımadın
Sen o mızrağı çekip almadın
Ben karşında debelenip durdum
Karşında bir yürek can çekişti, sen ölenin kendin olduğunu görmedin
Şimdi yüreğin mahpusunda bileklerimde prangalar
Dört duvar, zindan.
Ne tahliye olabilmişim ne infazımı kesmişim
Öylece o yerde can verip duran ve öldükçe dirilen ve tekrar can veren.
Kısır döngüde bir mızrak
Senin çoktan değiştiğin, infaz verdiğin o yerde
Öylece tutuklu kalmışım
Gül cemalim, beyaz tenlim, yanık türküm
İnkârım, isyanım, öylece kalakalışım
Beni azat et şu zindandan
Susma, yaktığın yürektir
Susma
Öldürmeye çalıştığın kendin
Susma
Gör, duy, bil
Ben sen bile değilim
Derya Türk
2021-11-22T17:37:36+03:00Tebrikler💞
Gamze TÜRK
2021-11-22T17:21:30+03:00Teşekkür ederim 🙏🏻
Kenan Birkan
2021-11-22T11:59:54+03:00Şok etkileyici bir şiirdi. Bazı dizelerden özellikle etkilendim. Kaleminize sağlık.