her bir hemşirenin hakkımızda kararları vardı,

kuş yuva yapmış cam kenarına,

biz arkasından izlerken her şeyi

aslında hayatı ve beraberinde umutsuz resmi

çok daha fazla uzaklaşacağım senden.

koridorlar soğuk,

ruh ve sinir hastalıkları adı altında

sıcak bir gülüş arıyoruz.

içten bir sevgi, beyaz bir sayfa

farkında herkes, fark edemediklerimin

okumaktan bitkin düştüğüm reçetelerin

arkasına yazıyordum şiirimi.

ön yüzünde günde üç öğün

alacağım haplar

arka yüzünde günde otuz üç öğün

sana adayacağım duygular.

duygu demişken hemen karşı odamda

güzel, fantastik bir kadın

bundan seksen yedi gün önce

bir parkta bulmuşlar.

anlattıklarına göre, aşırı sevmekten düşmüş buraya

tıp çok ilerlemiş ama onun tedavisi yokmuş

hep böyle, her gün eriyecekmiş sevmekten

ona anlatamıyorlar ama bize söylüyorlar

maalesef ölecekmiş ve ilk o olacakmış

aşktan ölen.

hastane yönetimi heyecanlılar bu yüzden

böyle bir vaka onları çok mutlu ediyor.

basın haber yapacak, twitter’da "trend topic" olacaklar,

yasemin718 kullanıcılı hemşire hashtag açacak

"evet kendisinin hemşiresiydim, yakından tanıyordum da kendisini" #AşktanÖlenDuygu


çok şiddetli mutluluklar olacak o an ülkede,

ismini koymuşlar bir kere, gösterişli ya sanki

birden kapıma biri tıklatıp içeri giriyor,

özkan bey, ilacınızı almanız gerekiyor

ses tonu çok naif, beraber bir bilime ışık tutuyoruz o an

düşünsenize, size özel haplar

bir bardak su, yaklaşık 5 adet

kalp kırıklığı yaratıyor üstümde.

yasemin hanım, yasemin hanım

-efendim özkan bey

bari güneşin batışından sonra içşeydim

-olmaz, şimdi içmelisiniz.


benim deliliğim, kalbine büyük geliyordu

şiirlerde aranan kafiyeler ve yalanlar

bizi bir arada tutuyordu.

ah yasemin hanımcım, kaça bölüneyim

kaç kişiliğim var, kaç yüze bakayım

metroya binmeyeli bir hayli zaman oldu.

-iyileşince bol bol binersiniz özkan bey

iyileşmek mi? istediğimi mi sanıyorsun bunu

buradan çıkmam neyi değiştirecekti?

ne için izleyecektim yaraları,

arkasından yalandan yapılan yamaları.

siz bilmezsiniz yasemin hanım, siz bilmezsiniz

ona olan aşkımın bende bıraktığı enkazı,

biz mutsuzluğu çok hak ettik, çok istedik.

-öyle demeyin özkan bey

bana bir gün ne dedi biliyor musun yasemin hanım,

"biz seninle kahkahalar atarız, biz seninle eğleniriz hem de çok güzel, biz seninle güzel vakit de geçiririz ama biz seninle mutlu olamayız"

o gün çok etkilenmiştim, mutlu olmak isteyen kimdi ki

hastanedeki tüm yoldaşlarıma haber salın,

hapları arttırsın doktorum,

hayal etmediğim dünyaya, anne rahmine düşerken

olmayacağım kişi için.

kötülük iyilik savaşı, çok yoruldum çok.


-ve bir kaç dakika sonra-


kalbe etki edeceğini sanıyorum sevgimin,

gidiyor odamdan yasemin.

tam odadan çıkacakken o soru,

-özkan bey bir şey soracağım

buyurun yasemin hanım


-neden reçetelerin arkasına kendinizi anlatarak yazdığınız şiirlerde kendinizden duygu diye bahsediyorsunuz?