Hiç gülmez benim dişi başım,

Yüzü de sözü de hep kabuktur,

Düşününce haklıdır da bir bakıma.

Kader bir boyuna keder çizmiş ona.

Mesela sır gibi bir çizik vardır alnında.

Ve elide pek sıkıdır sevmek konusunda.

Hiç de kızamıyor insan şu çakraları hatırlayınca,

Hani hakkını tatmayan tattırmazsa suçlu da sayılmaz ya,

İşte öyle karsız bir haklılıkla,

Küçücük kaldı içim.

Gözümle de görmüştüm ya aslında,

Beni reyhan ekili yoğurt kovaları kadar bile sevmemişti.

Oysa her yaz takdirle dururdum kapıda,

Ablalarım desen hakeza,

Ama hiç ulaşamazmışız komşu parçasına,

Hep öyle derdi her tartışma sırasında.

Peki ya çizerse yazgı benim de alnıma?

O zaman bende mi gömerim parçalarımı reyhan ekili yoğurt kovalarına?