Lars von Trier imzalı, 8 bölümden oluşan, korku türünde bir mini dizidir. Kanaatimce dizide korkuya dair bir öge göremesem de ilk sahnelerden itibaren insanı feci gerilime iten bir dizi olduğunu söylemem gerek.

Riget, Danca'da ''Krallık'' anlamına gelmekte ve dizinin de ana mekanı olan hastaneye ismini vermektedir. Krallık Hastanesi, eski bir bataklığın kurutulmasıyla inşa edilen bir hastanedir ve bu hastanede birtakım hayaletler, kötü ruhlar barınmakta ve açıklaması güç doğaüstü olaylar yaşanmaktadır. Her bir karakter birbirinden absürt ve can sıkıcı olsa da her birine ayrı ayrı üzülmekten geri alamıyor insan kendini. Ortada korkacak bir şey olmasa da bir saatlik gerilim dolu zaman dilimi ardından Lars von Trier'in hiçbir şey olmamışçasına tatlı tatlı bize veda eden bölüm sonu konuşmaları yok mu? Ah Trier! İnsan kızamıyor da.

Görsel kısmına diziden can sıkıcı bir kesit ya da poster koymak istemediğim için Trier'in bölüm sonu görsellerinden birini ekledim. Melek yüzlü şeytan diye buna denir.

Diziyle ilgili ufak bir uyarı koymalıyım. Riget, başlangıçta 3 sezon olarak planlanan ve hatta son sezonu da yazılmış olan bir yapım iken, başroldeki oyunculardan ikisinin vefatının ardından (ki bu durum da diziye lanetli-!- etiketini yapıştıran talihsiz bir olay olmuş) belirsiz bir süreyle yarım bırakıldı. Yani ikinci sezon finali farkında olmadan bir final görevi gördü. En can sıkıcı kısım da buydu. Çünkü her şey birbirine girmiş ve her bir karakter bir kaosa sürüklenmişken, ''Ayy acaba ne olacaklar?'' sorusu seyirciyi kafasında kendince bir final yazmaya itiyor. Ama güzel haber şu ki, Trier birkaç ay önce Riget'in üçüncü sezonunu bu yıl gibi çekip, 2022'de de yayınlayacaklarını açıkladı. İnanılmaz sevindiğim ve beni heyecanlandıran bir haber oldu. Bakalım Trier bunca karmaşayı nasıl toparlayacak. Eminim ki her ne yapacaksa bunu bizim kafamızı yakmadan yapmayacağını iyi biliyorum.