Kadın!

Kadınım!

Hani o koştuğun uçsuz bucaksız gökyüzü,

Sen değil misin denizine sevdalı bulutuna hayran..

Bu suskunluk niye?

Uykuda kalmış dudakların, ellerinin edası yok,

Savura savura yürüdüğün hayatı

Sigaran gibi yakıp gittiğin, ard arda eklediğin herkesi, herşeyi hatırla !

Kırılıp giden kalbini nasıl tutmuştun en son?

Sevdalı kadın, Anne kadın , Güçlü kadın,

Bakışı Kadin, duruşlu kadın, dupduru kadın...

Her türlü sıfatla seni tanıtmaya çalışmadılar mı?

Kim gördü gerçek olanı?


Seninle iğne deliğinden geçeriz,

Yeniden yaprakları bağlarız dallarına,

Taşları dizeriz,

Susma !

Sen sustukça bulutların ağlıyor, deniz sadece su..

Sıfatların boş bir celsede ayrılıyor senden.

Ne varsa kırılan dökülen tekrar yaparız,

Marteniçka takarız..

Hayalden yuva yapar içinde yaşarız,

Uyanır dudakların şarkı söyleriz..

Kadın ruhum kalk!