Esti.
Yanaklarımı oksayarak doldu ağzımın içinden sinsice.
Dilimin ucuna gelenler o an kaçtı gerisin geriye.
Rüzgardan kaçan kelimeler,
Söylenince olanlar,
Söylenmese olanlar,
Söylenmese de olanlar..
Hepsi birden kaçtı gitti.
Manadan arınmış sözler uzadıkça dilim ağzımın içinde deniz yatağı gibi şişiyor sanki.
Bazı kelimeler.
Küflenmiş insan eti ufalıyor üzerime.
İri gövdeleri ile bastırıyor,
Paramparca olmak ya da taş gibi sertleşmek arasinda seçim yapmaya zorluyor yargıçlığa hevesli cellatlar.
Bozuntuya vermiyorum.
Rüzgarla dolan bir balon oluyorum...
Fatma Esgice