Güneş doğduktan hemen sonra
Uyuduktan biraz sonra
Yataktan kalkmak için çabalamak gibi
Öyle bir yarış ki bu
Nereye varacağını bilmeden
Her yere koşmak gibi
Hangi deniz karşı koyabilir ki
Kayaları bile dans ettiren rüzgâra
Öyle bir dalgalanmak ki bu
Yanlış vapura binip
Yine de martılara simit atmak gibi
Hangi ölü isyan eder ki
Üstündeki toprağa
Öyle bir ölmemek ki bu
Her sabah otobüse binip
Hiçbir yere gitmek gibi
İnsanın canını yere düşmek yakmaz ki
Gülmedikten sonra
İşte!
Öyle bir yaşamak ki bu
Düştüğünde sadece kaderin gülmemesi gibi