Bazısının şansı gençken, bazısının yetişkinliğinde bulur kendini. Bazısı hayallerine erken ya da istediği saatte kavuşur bazısı da kaybola kaybola, ona uzun gelen yollardan sonra kavuşur.
- Sonunda bulur mu efendimiz?
Bulur elbette. Herkes yaşarken kendi vaktini bekler.
İnsan hep arzular, elinde mevcut olana sahip olmayı ister miydin recin?
- Anlamsız olurdu efendimiz.
Herkes tam olabilmek için zamanını bekler.
- Nasıl beklenir efendimiz?
Koşarak..
Zira bu durup bulunacak bir şey değildir.
"Arayan bulamaz, ama bulanlar hep arayanlardır" esrarında bir gizdir.
Bu sırrın hiçbir zaman genelgeçer bir kabulü bulunamadı. Fakat kalbini dinleyenler anladılar. Kendi dünyalarından bir anlam yüklediler sonuçta kendi hakikatlerine vardılar.
Herkesin kızıl elması kendinedir.
Yolculuk her zaman kendinedir.
İnsanın karakterini ararken yaptıkları kadar bulduktan sonra ne yaptığı da belirler.
Sonunda beklediği şey her zaman gelir insanın, hayat işte; terbiye etmeden hiçbir şeyi sunmaz.
Cucupi
2024-01-18T00:10:27+03:00"efendimiz"den yola çıkarak bir olric çağrışımıyla okudum ama ilerledikçe daha az yoğun ve sade, daha bugünden bir versiyonuyla karşılaştığımı fark ettim. Tırnak içindeki cümle de zaman zaman çeşitli bağlantılarla aklıma takılır. Yine takıldı, bu içerik vesile oldu bu kez. Tanıdık çağrışımlar için teşekkürler.