Sakin ol be bacanaaak

saat sağlak ben solak.

zıpladım tam güneydeyim tanrı verdi son bir hak

ve

akdenizde bir evdeyken aldığım boktan kararla şimdilerde grevdeyim çünkü hala suç tirat.



İki yıl be bacanaaak

tam iki yıl geçmiş benden

hastalıklı bir bedenken yazdıklarım

çok erkenken algılamış sizin benden beklentiniz bitmemişken


Şu an Akın kim ki diyen ana akım bitkilerden salkım salkım gülüşlerin arkasında film izlerken olmuşum ben Lazko Davut-Sabah Kuşu Ece Erken aşkı gibi saygısız ve bir o kadar özlenmeyen.


hayat kısa bacanaaak

kömür kara bacan ak

duymuşum en duyulmamış dünyanın var oluşunu, görmüşüm en görülmemiş aşkın ziyan oluşunu, bilmişim ben hastalıklı olmanın viral oluşunu paslanmışım yıllar önce gollenmişken bacanak

bir satır daha yazayım rollenmişken bacanak;

yazmaları bırakırsın sonlanmışken kaçarak.