Ürkek ve titrek,

Bir o kadar kırılgan ruhum;

Paramparça, dopdolu ve yorgun.

Zihnimse fersah fersah bölünmüş;

Her bir parçası ayrı bir baş ağrısı.

İşgal ediliyor şimdi o parçalar tek tek,

Sen ve güzelliğin, ilelebet.


Benliğim ve bedenimse ayrı bir zindan bana.

Bedenim, benliğimi kısıtlar,

E tabii, herkes gördüğünü yapar:

Bu vücut kısıldığından dört duvar arasına

Dar eder her şeyi bana.


Sen nasılsın diye sormayın,

Ben, benim

Her zaman nasılsam öyleyim.

Tavana, duvarlara baka baka,

Arkasını görmeyi öğrendim.

Gözlerinden görüyorum artık insanları,

Tanıyorum ilk görüşte hatta.


Herkeste herkesi ve her şeyi gördüm;

Sende yalnızca sen vardın,

Aklımı aldın.

O uçan akıl kuş oldu geldi kondu gönlüme,

Anlat şimdi o sevgiyi,

Sığdırabilirsen kağıt-kaleme.


Bir hayatta kalma mücadelesi,

Arasında sen ve sonsuz güzelliğin...


İnsan yemek yiyerek, su içerek de hayatta kalır ancak

Zevk almaktır bu şey, denen yaşamak

Seni gördüğüm andan itibaren gözlerinde,

Diyorum ki: yaşıyorum.


Bir detay cümbüşü gördüm sende,

Senin de o kaybolmuş benliğinde.

Detaylar, detaylara karışıyordu.


Hani sanat derler.

Yaşamak için güzel bir yoldur

Sen de öyle bir sanattın işte.


Demem o ki

Gördüm ya o gözlerinin içinde seni;

Bir örümcek hanımın özenli örülmüş ağları gibi,

Detaylı,

ince işçilik,

tam bir sanat eseri.

Darbeler dahi alsa defalarca,

Kırılgan ve bozulmaya müsait de olsa

Dünyanın en sağlam yapılarından biri.

Sanat eseri,

Türünün tek örneği.


Rönesans tablom gibisin.

Detaylarında kaybolmaya bayıldığım.

Sabaha kadar geç karşısına bak,

Her bir bakış,

Her bir saniye yeni bir detay.

Kaybolurken o detaylarda,

Aşık olursun da fark etmezsin o tabloya.

Benimki de işte öyle bir şeydi.


Bir gece baktım ilk kez gözlerine,

Gözlerimi ayırdığımda sabahtı.

İlk kez kalbim bu kadar hızlı çarptı

Ve bu küçük şair kağıdını-kalemini kaptı.


Sana olan duygularımı,

İçimdekileri ne kadar yazsam,

Anlatsam yetmez,

Tek bir kelime söylemem gerekse,

'Sanat' der, bırakırım,

Seni zaten detayların anlatır.


Sana dair son bir söz daha,

Ama bu sefer benden değil,

Benden çok daha büyük birinden,

Senin için söylenmemiş olsa da

Ben yormayı seviyorum her şeyi sana.

Adı aşk olsa gerek bunun ve şunu unutma:

"Sanatsız kalmış bir milletin,

hayat damarlarından biri kopmuş demektir.".