Bir cumartesi günü, askerlik sonrası ilk toplu taşıma deneyimimde otobüsün her zamanki gibi tıka basa dolması sonucu duruma isyan eden bir kızın ağzından çıkan, insan iradesindeki kaçamakları bize hatırlatan o söz: “sanki gerçekten bir yere mi gidiyorlar.”


Otobüsü tıka basa dolduran insanların hayattaki tercihlerinin ne kadar kendi özgür iradeleri neticesinde gerçekleştiği bir muamma. İnsanın hayattaki tercihlerinin yüzde kaçı kendi iradesiyle, bu ayrı bir tartışma konusu olsa da içinde bulunduğumuz şartlar bizim seçeneklerimizi daraltsa ve genişletse de, yine de bir noktada insan iradesinin devrede olduğu bir gerçek.


Kendi seçim yapma özgürlüğünün bir şekilde farkında olmayan veya farkına varacak şartlara sahip olmayan bir insanın tercihleri pek bir merak konusu değil. Aklını kiraya vermek, işi zora düştüğünde veya içinde bulunduğu durumu açıklayacak ve işin içinden sıyrılacak birikime sahip olmayan her insanın bir noktada başvurduğu bir yol ve bir noktada insanların benzer tercihler yapması ve ideolojik yönelimleri bu kaçamağın varlığını bize hatırlatır.