İstanbul Boğazı'nda

Bir esinti dolanıyor saçlarında


Ve uzun kavisli bir yol bitiyor

İnce göz kapaklarının ucunda


Ve yıldızlı gökte esintinin serzenişli ıslıkları

Başımı hafifçe gökten indiriyorum


Tutunduğun tırabzan

Ellerinin altinda kıvrım kıvrım


Yağmurlarda mı ıslanmış

Karın altında mı üşümüş

Öğle güneşlerinde yanmış mı

Yanmış tırabzan

Ellerinde kıvranıyor


Çığlık çığlığa korna sesleri

Yanı sıra ardı kesilmeyen

Kuşların ötüşü

Omuzlarına seriliyor


Denizden gelen yosun kokusu

Arada ıslıklaşan esinti

Sanki saçının her teli

Bir öpüş bırakıyor onlara


Babandan hatıra

O fotoğraf makinesine gülümsüyorsun

Yılların ayakları altında

ezilse de kalıyor

Göğe serilmiş

ufacık kanatların çırpınışı

Ve sârâ gülüşün