Ve
Karanlık resmediliyor sokakların teknik ışıltısına
Cesaret; zifiriliğin ortasında bıçak yansımasıdır şimdi
Ey geçmişim, hoş geldin yüreğimin avlusuna
Bu karartının ortasında;
Ekmek parasına orospuluk yapan göçmenler
Jilet yutmayı marifet bilen gayrıresmi zaptiyeler
Ve arnavut kaldırımlarına aşık petrokimya mühendisleri dolanıyorken
Zihnimin sızlak manevralarında cılız parmakların
Adeta dirgen gibi batık, bir kıvılcıma yangınlar doğuracak umut balyalarıma
Ey sevgilim, hoş geldin yüreğimin avlusuna
Usül erkan bilmez kalbim
Hatta görünmez devlet kayıtlarında da
Sahte kimliklerin ardında geçirdiğim ömrümü
Senin haz dolu iç kıpırtılarınla var saydım
Sevgilim
Seni sevmek bir cehennem İzdüşümü
Ve ben medrese bacalarında tüten cennet ağacıyım
Madden yanıyorum
Akrep zehirlerinde şifa bulmuş varlığım
Eğer bu yaşamak ise sevgilim
Ellerinden, bir de ölümü tatmak lazım
Tutulmamış yeminlerle dürtülüyorum
Bozgun yemiş ve ayakta öldüğü için hala dimdik ruhum
Bir savaşkâr olmaksa insana iç ferahlığı veren şey
Ben dehşet burçlarında düşman sayar seni, teslim de olurum
Teslimiyet kusmak şu sancılı midemden, beni yıldırsa da
Sana zaferler kazandırmak, yalandan da olsa
Güzel şey
Paslı, antika bir merdiven parmaklığına yaslanmış sana bakıyorken, az kaldı göz göze gelecekken
Garip
Serdengeçtilerin kılıçlarındaki oksit isyanında kendimi duyuyor oluşum, garip
Ben hep ürkekliği vicdan bilirdim oysa
Kelebek kanatlarına değen oksijen torkunu katil sayardım hep
Şimdi, mavzer yankılarında ilanı aşkım çarpar dağlardan dağlara
Çığ senaryolarında şimdi; "allahın verdiğinden korkmam" cahiliyesinde yüreğim
Sevgilim
Ruhumun sarhoşluğuna bakma sen
Ayık gezmenin dünyama faydası yok
Ki ben ölsem, mezarımda kenevir otları biter
Irmaklarından şaraplar akar cennetimin
Ah! Senin...
Yokluğun...
Şirk
İşte, seninle göz göze gelmenin bedeli
Ölesin sen
Kusursuzluğunun dünyadaki karşılığı topraktan başka nedir?
Öl
Pamuktan giyotin vursunlar başına
Örümcek ağından urganlarla assınlar
Kalbine ipekten hançerler saplasınlar
Şeker katsınlar zehrine senin
Sen yeter ki ölesin
Sevgilim
Karanlık resmediliyorken sokakların teknik ışıltısına
Benim zihnimin sızlak manevraları hep seni düşünür
Hatta gökyüzündeki ressam, karanlığın en istifra halini çizerken
Seni düşünürken zihnimin sızlak manevraları, yüreğimin avlusunda bir halil ibrahim sofrası
Gecenin gönlü köründe
Feryat, figan, dert, tasa, gam ve keder konu komşu kim varsa buyurur
Seni konuşuruz güneş doğana değin
Sevgilim
Bütün bu yangınlar, mahvoluşlar ve isyanlar senin yüzünden değil, senin için
13.09.2022-30.11.2023
Darıca/Kocaeli