Anlaşmalarla oturmuşlardı birileri
Ellerinde kabarık kağıtlar
ve
önünde yuvarlak bir masa
Her imza
Hatta her kağıt parçası
Birer ferman
Ellerinde üç beş kravatlı efendilerin
ve
yıkılmayı bekleyen ülkelerin
*
Kimisi pullu gömlekli
Kimisi altın ceketli
Birisi var orada elleri bağlanmış
Gözleri kapanmış
Ağzında koca bir yara.
Seslendi efendiler;
“Hey sen! Savaşın hiç bitmeyen ülkesi;
Paylaşıyoruz seni
Kanlı sofralarımızda.”