Brandalar, gökyüzümü kaplar
Ben, seni düşünürken
Dolunayı selamlarım.
Siyah bir elbiseyle örtülmüş döşüm
Gönlüme ışımış iki hece
Yıldızı selamlarım.
Yaz günü, kış müziğini dinlemek gibi
Farklı ve coşkuluydu arz-ı cihan
Başkayı selamlarım.
Bir simanın üstünde iki karadelik
Beni çekip döndürüp fırlattı
Uçuşu selamlarım.
Cehennemde, çocuk sesi duymak kadar
Bir serap, bir çöl çılgınlığı
Susuzluğu selamlarım.
Tanrının, kullarına verdiği en büyük parça
Güle dönüşen bülbülü
Azrail'i selamlarım.
Bil ki; her kıtanda bir harfin
Gözlerin usanmasın
Şiiri selamlarım.
Bebeklerin, göz kapaklarının düşmesi
Şiirde gördüm neşveni
Şairi selamlarım.
Dolunay sen, yıldız sen, başka sen
Uçuş ben, susuz ben, Azrail ben
Özümü selamlarım.
Şiir kim, şair kim, özüm kim?
Aşkı döşüme örten kim
Seni selamlarım.