Kimiz biz? Aslında kimse bilmez kim olduğunu ama tanımak mümkün. "Nasıl?" diye soracak olabilirsin şöyle anlatmam gerekirse;

Bir insanın aslında kendini tanıması için en büyük etken tanıştığı insanlardır. Böyle ilk başta biraz mantıksız gelebilir fakat hayır, genel olarak çoğu insan fark etmeden de olsa çevresindeki insanların söylediklerine, dvranışlarına uymaya, uyum sağlamaya başlar. Böylelikle de doğal olarak ister istemez kendini bir insana tanıtmaya çalıştığın zaman yaptığın davranışlardan esinlenerek anlatacaksın. Yani karşındaki insana kendini tanıtırken aslında bir insan seninle tanışmak istediği zamanki anlattığın seni sen olarak tanıtacaksın. Demem şu ki aslında sen o insan değilsen bile karşındaki seni o insanmışçasına tanıyacak ama sende kendini o tanıttığın insan sandığın için yapabileceğin bir şey olmayacaktır. Bu yüzden de aslında senin sen olman hem senin elinde hem de değil. Bu da ister istemez seni zorlar ama bunu yaşarken fark etmezsin yaşadıktan sonra pişmanlığın seni sarmaya başladığı zaman hissedersin. Ama bu pişmanlıktan tabii ki de kurtulmanın yolu var.


Kendinin nasıl olmasını istediğin gibi değil olduğun gibi anlatmalısın daha sonrasında zaten olmak istediğin kişi olacaksındır. Fakat öncesinde insanlara karşı boş bir umut verirsen sorumlusu sen sayılacaksın. Bunlarda maalesef seni yalnızlaştıracaktır. Başına bunun gelmesini istemediğim için seni şimdiden uyarmak istedim, beni dinlemek zorunda değilsin ben sana sadece tavsiye veriyorum. Bunları yapıp yapmaman senin elinde kendini de bunları yapmak isteyip istemediğine göre şekillendirdiğin zaman bile aslında yavaş yavaş kendini olmak istediğin kalıba getiriyorsun.

Kendini asıl olman gerektiğin kalıba getirdiğin zaman anlayacaksın aslında her şeyin ne kadar kolay olduğunu ama tabii kendini o kalıba getirene kadar çok uzun zaman geçmiş olabilir. Fakat üzülme her kaybedilmiş zaman sana dolu dolu kazanılmış zaman verecektir. Sen yeter ki zamanlarını boşa harcama ne bileyim zamanla geçer deme çünkü geçmez. Zaman sadece akar gider sen yerinde öylece durduğun sürece hiçbir şey olmaz. Eğer ki sen bir hamle yaparsan o zaman zaman akar gider işte. Aslında yaptığın her hamleyi bir satranç hamlesi olarak görebilirsin. Neden diyecek olursan satrançta amaç şah mat yapmak yani oyunu bitirmek sendeki amaç ile kıyaslamamız gerekirse sende kendini tanımayı bitirmeyi planlıyorsan en kolay yollardan yapmayı seçeceksin. Bu konuda büyük ihtimalle hemfikirizdir ama tabii ki büyük ihtimalle de hemfikir olmayacağımız bir konu daha varsa o da en kolay yolları seçmeni tavsiye etmiyorum sense onları seçmek istiyorsundur. Fakat en kolay olarak gözüken şey aslında en zor şeydir bu yüzden lütfen biraz çaba göstermeyi denemelisin.


Sana diyecek çok şeyim vardır fakat bunların hepsini anlatmaya ne benim gücüm yeter ne de senin dinlemek için hevesin kalır. O yüzden birazda bazı şeyleri kendin görmen gerekir ama yine de herhangi bir sıkıntın olursa bana yazmayı lütfen unutma. Eğer bana yazmak istemiyorsan bile lütfen çözümlerinin sonuçlarına katlanacak şekilde kararlar al yoksa daha sonrasında çok yıpranır ve yolun yarısında asıl bulduğun kimliğini kaybedersin.