ket vurulmuş günlerin ketum gecelerinde

rakıya deniz suyu 

masaya gül tablası koyuyorum

bir mezopotamya makamı kasetçalara 

aklıma seni 

mezem sigara

tüm bu kargaşaya rağmen sevgilim

telaşlanma

bu gece çok sâkiyim


özlemin sarhoşçasını konuşuyorum kısık sesimle

kendimle 

ve aforizmik özdeyişler asılıyor kelime darağacımda 

sarı toprağın tohumların katili olduğu bir yeryüzünde

zaman, bir erken veda elvedasında 

durmuş

bir daha akmamak üzere


geceler

çakırkeyif geceler

bu gecelerde işte insan

kime susuyorsa, ona biriktiriyor sözlerini 

sarhoşluğun lağvettiği cinsel dürtüleri itip

sohbet seviştiresi geliyor insanın

seninle

çıplak

kirli 

aydınlık zifiri


ruhum, molasız mesailerin asgari cüretli çatışanı 

korkak bir selama hapis 

bir iyi akşamlara kalmaksız 

ve güle gülenin anlamından habersiz

bekliyor, aylık naaşının yatmasını 

derken tanrı

veriyor ikramiyesini

almayarak canını


şimdi

kaldırıyorken bütün şairlerin şerefine elimi

bir kadeh şiir fondipliyor dilim

ve biz sevgilim

aynı tarafa gitmeyi başarsak bile

aynı karafta olmayacağız hiç



09.11.2020